Şota Arveladze: Fenerbahçe’den teklif gelirse…

Türk futbolunun yakından tanıdığı bir isim olan Trabzonspor’un eski yıldızı teknik direktör Şota Arveladze, Fenerbahçe’den teklif gelmesi durumunda ne yapacağını açıkladı.

Türkiye’de yaşadığı enteresan hikâyelerden ve Trabzonspor’daki günlerinden bahseden Şota Arveladze, Nwakaeme transferi öncesinde Başkan Ahmet Ağaoğlu’nun kendisine de danıştığını söyledi. Şota Arveladze, Fenerbahçe’den teklif gelmesi durumunda kabul edip etmeyeceği şeklindeki soruya ise “Niye yapmayayım? Düşman takım mı yani? Başka bir ülke takımı mı?” şeklinde cevap verdi.

Coronavirüs sürecini de değerlendiren Şota; “Güney Kore iyi bir örnek, 2. haftayı oynayacaklar. Keza Belarus’da oynanıyor, Almanya’da lig başlıyor. Süper Lig için başlangıç tarihine kadar gitmek lazım. Sonuçta bu virüs yok olmuyorsa; bununla yaşamak zorundayız. Yeni sezonda da virüs yok olmazsa başlatmayacak mıyız?” açıklaması yaptı.

“VİRÜS YOK OLMAZSA BAŞLATMAYACAK MIYIZ?”

Türkiye’de hem futbolculuk hem de teknik direktörlük görevlerini icra eden ve aynı zamanda da renkli kişiliğiyle öne çıkan Şota Arveladze; Asist Analiz’in konuğu oldu. Asist Analiz Instagram hesabından gerçekleştirilen söyleşide Gürcü teknik adam, soruları yanıtladı.

Şota Arveladze ile yapılan sohbetin soru ve cevapları şöyle:

– Sizce Süper Lig tescil edilmedi mi, düşünceleriniz neler?

“Bence en kolay karar tescil olur. Diyelim ki bitti… Her şey bitti. Yeni bir sezon başlayacak, dendi. Dediğim gibi bu en kolay karar olur. Dünyaya bir bakarsın, Almanya’da ligler başlıyor. Nasıl yapabiliyorlar? Bizden daha iyi durumda değillerdi. Ölüm sayıları ortada… 16 Mart’ta durduruldu ligler, 100’den fazla vaka yoktu. Diyelim ki 1000’di, bugün ne kadar? 100 bin. Eylül’de tekrar 1000 olsa ne olacak? Başlamayacak mı ligler? Temiz bir protokolle devam edilebileceğini düşünüyorum. Güney Kore iyi bir örnek, 2. haftayı oynayacaklar. Keza Belarus’da oynanıyor, Almanya’da lig başlıyor. Süper lig için başlangıç tarihine kadar gitmek lazım. Sonuçta bu virüs yok olmuyorsa; bununla yaşamak zorundayız. Yeni sezonda da virüs yok olmazsa başlatmayacak mıyız?”

– Bu sezon nasıl gidecek sizin için?

“Şampiyonlar Ligi ile başladık. Bir Iran takımı bir de Birleşik Arap Emirlikleri takımıydı; ikisini de kazandık. Gomis’in oynadığı Al-Hilal takımı ile karşılaşacaktık ama virüsten dolayı ertelendi. Özbekistan Ligi için de herkes beklemede, burada çok büyük vakalar yok. 35 milyon ülkede 2000-2500 vaka var. Aslında Gürcistan da virüsle mücadele konusunda epey başarı gösterdi. Tüm doktorlara saygılarımı gönderiyorum, 600 vaka vardı, yarısı iyileşti.”

“KEŞKE ŞAMPİYON OLSAYDIM DA GOL KRALI OLMASAYDIM”

– Trabzonspor’a sizden sonra katkı sağlayan bir forvet göremedik. Çok büyük isimler geldi Sturridge, Malouda gibi isimler beklentileri karşılayamadı. Alexander Sörloth size yakın gidiyor. Ne düşünüyorsunuz rekorunuzu kırar mı?

“Birisi bunu bir gün kıracak, kırması da gerekiyor. Kaç sene geçti üzerinden… Kim ne kadar atıyor diye de bu zamana kadar takip etmedim açıkçası. Takım iyi oynuyor, pozisyona kolay giriyor Sörloth… Taraftar da arkasında, kalan maçlarda gerekli gol sayısını atabilir. Tabi önemli olan benim gibi gol kralı olmasın sadece aynı zamanda şampiyon da olsun. Ben şampiyon olamadım, keşke şampiyon olsaydım da gol kralı olmasaydım. Ama Sörloth’un ikisi için de şansı var. İnşallah ikisini de gerçekleştirecek. Ben ikisinden birini seçecek olursam onun (Sörloth) için şampiyon olmasını isterim.

– Hüseyin Çimşir hakkındaki düşünceleriniz neler? 5-6 yıl gider mi Trabzonspor’la Hüseyin Hoca… Yoksa yine hoca değiştirme geleneği mi yaşanır?

“Türkiye’de 100 seneyi aşkındır futbol oynanıyor. Toplam ligde 5-6 sene çalışan hoca yok ki. Yönetimler zaman vermemiz gerek, diyor televizyonlar ama bir yenilgide işler değişiyor. Arkadan taraftar bağırıyor; havaalanına iki insan geliyor sonra da gönderiliyorsun. İşler kötü gidince bariyerler var, önce sportif direktör gidiyor, sonra ikinci şans hocayı yollamak… Türkiye’de kaç kulüp var, patronu olan? Kendini korumak zorunda değil bu başkanlar, birisini de suçlamak zorunda olmuyor haliyle… Birilerini gönderip zaman kazanma dertleri yok. Ertuğrul Sağlam, Bursaspor’u şampiyon yaptı, ligde üst sıralara oynadı; Şampiyonlar Ligi’nde mücadele etti. Ancak ilk Ertuğrul Hoca gönderildi. Şenol Hoca, Trabzonspor’dan kaç defa ayrıldı? Biz ne konuşuyoruz…”

“ONUN İNGİLİZCESİ O KADARDI”

– Trabzon’da yaşadığınız ilginç anılardan bahseder misiniz?

“Trabzonspor’a geldik birkaç hafta oynadık. Havaalanında biri geldi, ‘Do you speak English’ dedi. Biz de ‘Yes’ diye yanıt verdik. Daha sonra ‘Arçil – Şota’ dedi ve gitti. Onun İngilizcesi o kadardı.” (Gülerek)

– Türkiye’den yakın zamanda teklif geldi mi, kariyer planlamanızda neler var?

“Benim ailem İstanbul’da yaşıyor. Kasımpaşa’ya da büyük saygım var, başkanı çok severim. Resmi bir teklif yoktu genel anlamda. Çalışıyorum zaten Özbekistan’da biliniyor. Arabistan’dan Avrupa’dan Rusya’dan teklifler vardı; gidemedim. Çünkü lig devam ediyordu 3 kupa kazandık.”

– Sakin bir yapınız var. Aynı zamanda da esprili… Soyunda odasında durumlar nasıl?

“Soyunma odası öyle bir yer ki her zaman ciddi de olunmaz. Yatak odası gibi bir yer. Oranın ruhu değişik… Önemli olan saygı, saygı olmadan hiçbir şey olmaz. İstersen 100 maç kazan! Maçlarda mağlubiyet olsa bile oradan bir şeyler çıkarmak zorundasın. Kasımpaşa’dan ayrılmadan önce Konyaspor maçında penaltı olayları yaşanmıştı. Andre Castro maçtan sonra ‘Sen bize kaleyi açtırdın ama onlar da haksız penaltı ile bizi yendiler, hani adalet?’ dedi. Ben de ‘Hakem değilim, elimde olan şey adaletti. Başkasının elindeki adalete karışamam’ ifadelerini kullandım. Daha sonra oyuncular da ‘Böyle adalet olmaz’ dediler.”

“ARÇİL ÇOK KİLO ALDI”

– Arçil ile sizi karıştıranlar oluyor mu? Böyle bir anınızı dinlemek isteriz.

“Eskiden çok benziyorduk ama şimdi değil. Arçil çok kilo aldı.” (Gülerek)

– Bu kadar sevilmenizde Türkçeyi iyi konuşmanızın etkisi de var. 

“93’te geldim ben. Kopmadım tabi. Teknik direktör olarak dönünce Kayserispor’da Süleyman Hurma, bizim Türkçeyi daha da düzeltti. 10 seneden beri de ailem burada yaşıyor.

– Erman Toroğlu’nun sizi bir Dinamo Tiflis-Linfield maçında görüp beğendiği ve Trabzonsporlu yöneticilere önerdiği doğru mu?

“Doğru. O maçtan sonra Sadri Bey’e beni önermiş. Hakkımızda iyi konuşmuş, iyi bir scout olur aslında Erman Hoca’dan gözü iyiymiş.”(Gülerek)

“8 DAKİKA BOYUNCA DEĞİŞİKLİK YAPAMADIM”

– ‘Bu da Fener maçı mı’ diye bir söyleminizi sormuş izleyicilerimizden biri… Ne demek istemiştiniz?

“Ankara’da olan maç… Sezonun son maçı Ankaragücü ile oynuyoruz. Yanlış hatırlamıyorsam Ankaragücü de düşmüştü. Farklı kazandık o maçı. Biz 4 gün önce aynı statta Türkiye Kupası’nda Fenerbahçe ile çeyrek final maçı oynamıştık. 2-0 öndeydik; 2-2 bitti maç… Penaltılarda kaybettik. Yemin ediyorum sana 8 dakika boyunca değişiklik yapamadım. Son 8 dakika! Kaldır diyorum bayrağı, değişiklik yapacağım. Skor 2-1, dakika 83… Değişiklik yapacağım, top çıkıyor ama kaldırmıyor. Oyun duruyor ama yine değişikliğe gidilmiyor. Faul oluyor yine yok! 87. dakika… 89. dakika derken; değişiklik diyoruz yok! Sonra gol oldu, skor 2-2’ye geldi; gitti bu sefer bayrağı kaldırdı değişiklik için!.. ‘Bu da Fener maçı mı’ hikayesi işte… Galatasaray maçı olsaydı Galatasaray diyecektik.”

– Nwakaeme’yi Trabzonspor’a siz mi önerdiniz?

“Başkan (Ağaoğlu) aradı. Hal hatırdan sonra oyuncuyla ilgili fikirlerimi sordu. İyi bir oyuncu, dedim. ‘Alalım mı’ diye sorunca da iyi bir karar olacağını ifade ettim.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir