Bursa’da doğuştan bacakları ve sol kolunun bir kısmı olmayan Muhammed Ali Biçer (10), yüzmede yaşının üstünde başarı gösterip katıldığı Türkiye Yüzme Federasyonu Para Yüzme ve DEAF Yüzme Bireysel Milli Takım Seçmeleri’nde 4 birincilik, 4 üçüncülük ve 1 dördüncülük kazandı. Barajı geçen, ancak milli takıma girebilmek için 12 yaşını bekleyen Muhammed Ali, “Yüzmede uzun süre zorluklar çektim. Karşıma engeller çıktı. Bana hep ‘kanatsız kelebek’ dedikleri için, kozamdan yeni çıkmaya başlıyorum” dedi.
Ekrem Biçer çiftinin 2’nci çocukları olan Muhammed Ali, 2015 yılında bacakları ve sol kolunun dirseğinden aşağısı olmadan doğdu. Nadir görülen uzuv eksikliğiyle dünyaya gelen Muhammed Ali, annesinin gittiği kadın spor merkezindeki eğitmenin yönlendirmesiyle, 3 yaşında yüzme sporuyla tanıştı. İlk başlarda sudan korkan ve denge sağlamakta zorlanan Muhammed Ali, girerken tedirgin olduğu havuzdan turnuvalara katılıp, madalyalar alarak çıktı.
2 yıl önce Yıldırım Belediyesi Jimnastik Spor Kulübü Yüzme Antrenörü Emrah Güngör (26) ile tanışan Biçer, 2024 Aralık’ta 40 şehir, 50 kulüpten, 160 sporcunun katılımıyla düzenlenen Türkiye Yüzme Federasyonu Para Yüzme ve DEAF Yüzme Bireysel Milli Takım Seçmeleri’nde 4 birincilik, 4 üçüncülük ve 1 dördüncülük kazandı. Barajı geçen ancak milli takıma girebilmek için 12 yaşını bekleyen Muhammed Ali, ücretsiz düzenlenen yüzme kursunda, haftada 4 gün 2’şer saat antrenman yaparak, milli takım hazırlıklarını sürdürüyor.
”SU BENİM EN ÖZGÜR OLDUĞUM YER”
Başarısının sırrını hırslı ve çalışkan olmasına bağlayan Yıldırım Belediyespor Kulübü sporcusu Muhammed Ali Biçer, fiziksel engelinden dolayı yaşadığı dezavantajı, havuzda avantaja çevirdiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Yüzmeyi ve yürümeyi çok severim. Resim yapmaktan hoşlanırım ve 3 yaşından beri yüzüyorum. Üç yaşında Atıcılar Mahallesi’nde küçük bir havuzda yüzüyordum. Havuza hiç girmeyen biriydim ve ilk başta çok korktum. Şimdi hiç simit kullanmıyoruz. Her şey çalışmayla oldu. Antrenmanlarda yaklaşık 2 saat yüzüyorum ve çok çalışıyorum. İnsanlar karada zıplar ve oynar. Benim maalesef karada öyle bir şansım yok. Suda böyle bir imkanım var ve zıplayıp, oyunlar oynayabiliyorum.
Su, benim özgür olduğum yer diyebilirim. Depar taşından atlayarak suya girdikten sonra, bütün dertlerim dökülüyor. Suyun hissiyatını hiçbir şey veremez. Açıkçası çok hırslıyımdır. Depar taşına çıktığımda, kendime hep ‘Başaracağım’ derim.”

Annesi, babası ve ağabeyinin yanı sıra 3 yıl önce vefat eden dedesinin en büyük destekçisi olduğunu ve aldığı her madalyayla ona teşekkür ettiğini söyleyen Muhammed Ali Biçer, şu ifadeleri kullandı:

“Benim kazanmamı en çok isteyen kişi, dedemdi. Gözümün önünde dedem vardı ve ona doğru yüzdüm. Ben ilk engelli olarak doğduğumda, annem kötü bir psikolojiye kapılmış. Dedem onu tedavi etmiş. Ne yapması gerektiğini söylemiş. ‘Bu çocukta ışık var. Bunu sen keşfedebilirsin’ demiş. Ben bunları annemden dinledim.”

”Annem, Yıldırım Belediyesi’nde bir spor salonuna gidiyordu. Orada hocası, benim hareketliliğimi görmüş ve aynı dedemin dediği gibi, ‘Bu çocukta ışık var’ demiş. Onun tavsiyeleriyle yüzmeye başladım. Yarış kazandığımda, illaki bir madalyamı dedemin mezarına takarım. Yarışları dedem için kazanıyorum ve dedemi çok seviyorum. Dedem bana çok destek oldu. Annem kadar değerliydi. Allah rahmet eylesin.”