Alanyaspor’da forma giyen Cenk Gönen, Trtspor’un canlı yayınına katıldı. Samimi açıklamalar yapan Cenk, “Galatasaray’a isteyerek gittim ama Beşiktaş’tan da isteyerek ayrılmadım” dedi.
Süper Lig’in devre arasında Alanayaspor’a imza atan milli file bekçisi Cenk Gönen, TRT Spor’ açıklamalarda bulundu. Cenk, Beşiktaş’tan ayrılıp Galatasaray’a gidişini, hedeflerini açıkladı.
Cenk Gönen’in yaptığı açıklamalar şöyle;
“Ben 2010 yazında Denizlispor’dan Beşiktaş’a gelmiştim ve 4 sene mukavele imzalamıştım. Ancak yeni gelen ekip beni kadroda görmek istemediğini iletti. Beşiktaş’tan ayrılmak istemedim ancak böyle bir durum olunca Galatasaray’a da isteyerek gittim. İki büyük kulübün formasını giymek herkese nasip olmaz. Bana nasip olduğu için kendimi şanslı hissediyorum.”
“Ben gittiğimde Muslera’nın ayrılma ihtimali olduğunu söylemişlerdi. Zaten Muslera’nın olduğu yerde ikinci kaleci olacağını herkes bilir. Sonrasında İspanya’dan teklif geldi, yeni bir kariyer için gitmiştim ancak orada şanssız bir sakatlık yaşadım.”
“Muslera’yı çok seviyorum, çok büyük bir profesyonel kendisi. Hayatını futbola adamış bir insan. Kendisinden çok şey öğrendim ve takdir ediyorum kendisini.”
“1.5 SENEME MAL OLDU”
“İspanya’da en güzel bölgelerinden birine gittim. Malaga çok güzel bir şehirdi ama ilk ayımda omzumdan bir sakatlık yaşadım. Bu da benim 1.5 seneme mal oldu. Sonra da kulüp ücretimi ödemedi ve ayrıldım. Gerçekten çok arzulayarak gitmiştim ancak olmadı. Bu şekilde olması gerekiyormuş. Önümüzde Alanyaspor’la iyi bir sayfa açtık.”
“Tabii ki Milli Takım’a gitme hedefim var. 30 yaşından sonra kalecilikte olgunluk oluyor. Sadece saha içinde değil saha dışında da kendimi olgun ve farklı hissediyorum. A Milli Takım’a gitmek istiyorum. Önce Alanyaspor’da başarılı olmak, sonrasında daha iyi yerlere geçmek istiyorum. Bir futbolcunun hiçbir zaman hedefleri bitmemeli.”
“Beşiktaş’taki feda dönemi, şampiyonluklar gelmeden ki; hepimiz olgunlaştığımız çağlardı. Sonrasında Beşiktaş meyvesini topladı. Feda senesi çok güzel bir seneydi. İnönü’nün de son maçıydı. Gençlerbirliği maçında ben forma giymiştim. O maçı da asla unutamayacağım.”
“Ben Ali Sami Yen’de de son maçta oynama fırsatı buldum. Birçok stat yıktık, birçok stat da yaptık.”
“Rüştü abiyi çok seviyorum. Benim için çok özel insanlardan bir tanesi.”
“Hayatta, doğru zamanda doğru takımda olmak çok büyük bir şans. Bu bir takım oyunu ve Uğurcan da şu an doğru yerde.”
“Karius’un oynadığı takım şu an iyi bir takım değil. Bence öyle değerlendirmek gerekiyor. Yüzeysel bakmamak gerekiyor. Yüzeysel baktığın zaman Buffon değil Karius olsa da çok bir şey değişmez bence.
“Felsefeye merakım Denizlispor zamanımdan geliyor. Sevdim ve özel hayatımda da etkisi olduğunu düşünüyorum. Okumak güzeldir. Ben Epiktetos’cuyum.”
Nietzsche’yi de seviyorum. Ama Epiktetos’un şu lafını her zaman kendime örnek gösterdim: Elinde olmayana karşı sabır göster, elinde olmayanın da değerini bil.”
“La Casa de Papel’i izliyorum. Birkaç gün içinde Alanya’ya döneceğim. Sonrasında antrenmanlar başlayacak.”