Fenerbahçe’nin deplasmanda Denizlispor’u 2-0 mağlup ettiği karşılaşmayı SÖZCÜ Fenerbahçe muhabiri Sercab HAMZAOĞLU yorumladı.
Fenerbahçe, Denizlispor deplasmanında 42. haftanın sonunda değeri daha fazla anlaşılacak çok kıymetli bir galibiyet elde etti.
Beşiktaş’a derbisinden sonra hafta boyu birçoğu haklı olan eleştirilere maruz kalan bir takımın, ciddi bir reaksiyon vermesi lazımdı. Fenerbahçe, sahaya çok iyi hazırlanarak çıktığını ilk dakikadan itibaren gösterdi ve iyi bir ilk yarı geçirdi. Serdar Aziz ve Caner Erkin’in 11’e dönmesi oldukça fark yarattı. Gustavo’nun olmayışını hiç aramadı Fenerbahçe… Ferdi Kadıoğlu’nun performansı beğeni topladı. Devre arasında çok net bir şekilde Denizlispor’un Fenerbahçe’nin kalesine gelecek gücünün olmadığına inandık.
Her şey Fenerbahçe’nin istediği şekildeydi.
“İŞLERİ ÇIĞIRINDAN ÇIKARDI”
Yazımın burasına kadar maçın içinde kalabildim. Bu satırlardan sonra futbol konuşmaya biraz ara vereceğim çünkü maçın ikinci yarısının ilk düdüğünden itibaren futbol konuşmamızı engelleyecek bir hakem vardı. Maç içindeki taktir haklarının neredeyse tamamını Fenerbahçe aleyhine kullanan Palabıyık, Serdar Aziz’in kırmızı kartıyla işleri çığırından çıkardı. En yumuşak ve sıkıntısız geçen maçta bile Serdar Aziz’in itirazı gibi 30 tane hakeme itiraz gösterebilirim. Futbolun doğasında olan ve asla abartı olmayan bir itiraz sonucu sarı kartı Serdar’a gösteren Palabıyık, kırmızı kartın da zeminini hazırladı.
Son verdiği penaltı kararı ise uzun yıllar unutulmayacak bir hakem hatası olarak kayıtlara geçecekti ki VAR devreye girdi. Sadece, o pozisyonda ne gördüğünü çok merak ediyorum.
“TESADÜF OLDUĞUNU DÜŞÜNMEK İSTİYORUM”
Geçen hafta Beşiktaş maçında yenilen 4 golün 2’si tartışmaya açıktı. “Faul mi değil mi?” diye. Buna rağmen sanki “Beşiktaş hakemi de yendi” algısı oluştu. Kaybedilen Konyaspor maçında Pelkas’ın verilmeyen golü, bu hafta Galatasaray’ın Diagne’yle attığı gol ve VAR odasının farklı kararları… Son olarak Denizlispor maçındaki hakem yönetimi… Bu yönetimlerin hepsinin tesadüf olduğunu düşünmek istiyorum!!!
Yine sahaya dönmem lazım çünkü övgüleri sonuna kadar hak eden bir isim var yeşil zeminde: Altay Bayındır… Kurtardığı penaltı, çıkardığı toplar… Altay’ı çok kişi eleştirirken geçen sezondan beri kendisine güvenmenin ve sahip çıkmanın haklı gururunu yaşıyorum. Altay, 11 haftada kazanılan puanların yarısına kurtarışlarıyla imza attı. Türkiye’nin en iyi yerli kalecisi olduğunu bir kez daha gösterdi diye düşünüyorum. Mutlaka hataları da olacak ama 22 yaşındaki bu pırlanta gibi kaleci, sadece Fenerbahçe’nin değil Türk futbolunun da geleceği olacak.
“FENERBAHÇE’YE TEK ELEŞTİRİM VAR”
Maçla ilgili Fenerbahçe’ye tek eleştirim var. Sarı-lacivertliler ne kadar 10 kişi kalsa da bu kadar kapanmaması gerekirdi. Eğer kapanıyorsan da rakibe bu kadar fırsat vermemelisin. Oyunu hiç soğutamadı ve topu tutamadı sarı-lacivertliler… Altay’ın bu performansı olmasaydı yine puan kaybı yaşanabilirdi. Böyle bir hakem yönetiminden sonra alınan bu galibiyet de camiaya 3 puandan daha fazlası olarak yansıyacaktır.
Ligin ilk çeyreği sona ererken, Fenerbahçe bir maç fazlayla liderle aynı puanda. Deplasmanda maç kaybetmeyen tek takım ve ligin en golcüsü. Fenerbahçe bu istatistikleri 11 haftanın çoğunda iyi oynamayarak elde etti. Sarı-lacivertliler, oyununu oturttukça zirvedeki yerini çok daha fazla sağlamlaştıracaktır.