Ocak ayında Beşiktaş’tan İtalyan ekibi Lardini Filottrano’ya transfer olan 24 yaşındaki pasör İrem Çor’un İtalya kariyeri corona virüsü nedeniyle yaklaşık bir ay sürdü. Virüsün patlak vermesinin ardından Türkiye’ye dönen İrem Çor, İtalya’da yaşadıklarını, iki ülke arasındaki farkı ve kariyeri açısından şansız süreci Sözcü Skor’a anlattı.
Corona virüsü, tüm dünyayı ve özellikle İtalya’yı sarsıcı bir şekilde etkisi altına alırken kariyerine İtalya’da devam etme kararı alan 24 yaşındaki pasör İrem Çor, yeni takımıyla olan yolculuğunu henüz başında noktalamak zorunda kaldı.
Vestel Venüs Sultanlar Ligi’nde sezona Beşiktaş formasıyla başlayan İrem Çor, ocak ayında İtalya Serie A1 ekiplerinden Lardini Filottrano ile sözleşme imzalamıştı. İtalya’da oynama hayalini talihsiz bir şekilde yalnızca yaklaşık bir ay sürdürebilen Çor, corona virüsü ülkeyi etkisi altına almaya başlarken Türkiye’ye dönmeyi başardı.
Mümkün mertebe her yurttaşımız gibi bu günlerini evinde geçiren İrem Çor, yaşadığı süreci, İtalya ve Türkiye arasındaki farkı ve gözlemlerini anlattı.
Sizin için ekstra bir talihsizlik de oldu aslında bu süreç. İtalya’ya yeni transfer olmuştunuz. Belki de tam adaptasyon sürecinde bu kriz patlak verdi. İtalya’daki günleriniz nasıl geçti?
Evet maalesef İtalya maceram talihsiz bir sürece denk geldi. Ben daha gideli 1 ay olmamıştı. Tam alışmaya başladığımda şubat ayının sonuna doğru ilk vakalar çıktı ve o zamandan sonra maalesef ne düzgün antrenman ne de maç yapabildik. Ama İtalya’da kaldığım süre zarfında çok güzel vakit geçirdim, tanıştığım insanlar çok sıcakkanlı ve yardımseverlerdi. Voleybolu çok seven ve voleybola değer veren bir ülke, kısa süre de olsa bu tecrübeyi tattığım için kendimi çok mutlu hissediyorum.
İtalya’da corona virüsü vakaları çıkmaya başladıktan sonra kulüplerin, ligin ve oyuncuların tepkisi nasıl oldu?
İlk başta, şu an olduğu kadar ciddiye alınmadı çünkü bu virüs Avrupa’da yeniydi ve kimse durumun ciddiyetini kavrayamamıştı. Başta kulüpler ve oyuncular, lige ilk verilen 10 günlük arayı gereksiz buldular ve virüsün fazla büyütüldüğünü düşündüler. Daha sonra ölümler ve vaka sayıları artınca herkes durumun ciddiyetinin farkına vardı.
Türkiye’ye dönme kararını nasıl aldınız?
Dönmeden 4 gün önce kuzey bölgesini karantinaya aldılar. Ertesi gün de bütün ülke karantinaya alındı ve şehir giriş çıkışları yasaklandı. Ben de stres yapmaya başladım çünkü Türkiye’ye direkt uçuşlara ilk vakalar çıktığında ara verilmişti ve durum daha kötüye gidip önlemler iyice artar, uçak bulamam diye endişelendim ve İtalya’da tek başıma olmak istemedim. Dolayısıyla olabilecek en kısa sürede ülkeme dönmek istediğimi ve süreci ülkemde beklemek istediğimi menajerlerim aracılığıyla kulübe ilettim.