Kazanan daima haklıdır

Temmuz ayının sonuna geliyoruz. Malum pandemi yüzünden dünyanın gördüğü en uzun futbol sezonu, maalesef… Seyircisiz derbi, pek hoş değil tabi… Sessiz futboldan hiç hoşlanmıyorum. Beşiktaş sanki deplasmana çıkmıştı. Fenerbahçe ilk yarıda maçın hakimiydi. Veda maçlarını oynayan Emre, orta alanı çok iyi organize etti. Fenerbahçe’nin presi, Beşiktaş’ı bayağı bunalttı. Ev sahibinin kontrollü oyunu, taktik bir düşünce olabilir. Ama çıkamazsanız, hücum yollarında çabuk olmazsanız, rakip oyunu alır.

İlk yarı, Fenerbahçe, topu Beşiktaş’tan hemen geri aldı. Vedat’ın gördüğü kırmızı kart sonrası 10 kişi oynamak zorunda kalan Fenerbahçe, devre sonuna kadar rakibine bu eksikliği hissettirmedi. Devre arası, Fenerbahçe’nin şut sayısına baktım. Tam 14 şut girişimi… Bir derbi deplasmanına göre mükemmel rakam. Üretemeyen Beşiktaş orta sahası, rakip baskı yapınca iyice etkisiz hale geldi. Kanatlarda Lens ve Boyd çıkana kadar Boateng oyunda çok silik kaldılar. Kadro derinliği kısıtlı olan Sergen Yalçın mecburen böyle oynatmak zorunda kaldı, Beşiktaş’ı… Bu tarz sıkıntılı maçlarda bazen şansın yanınızda olması yüzünüzü güldürebilir. Oyunun dümenini elinde tutan Fenerbahçe, kalecisinin büyük hatasıyla yenik duruma düştü. Öne geçen Beşiktaş büyük moral kazandı. Yan topları karşılamada büyük problemler yaşayan Fenerbahçe savunması Gökhan’a engel olamayınca, Kara Kartal 2-0’ı buldu. Bu sezon biterken ilk asistini yapan Boyd’un attığı top çok iyiydi. Derbiler böyledir işte… Kötü oynarsınız, rakip size gol atamaz. Rakip kaleci, genç yaşına göre mükemmel oynar. Sizin kaleciniz bir hata yapar, sonra maçı kaybedersiniz. Derbilerde eksik kalmayacaksınız. Gösterdiği üstün performans dolayısıyla kaleci Ersin’e ayrı parantez açmam lazım. Çok iyi oynadı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir