Maç seyrederken zemine bakınca, içiniz açılacak. Birçok statta zeminler yeşil-kahverengi olmaya başladı. Futbol seyretme zevkimizi daha en başta soğutan bir olay bu.
Erzurumspor’un taktiği maç başlamadan belliydi: Kapanmak! Şiddetle puana ihtiyacı olan ev sahibi, önce kaybetmek istemiyordu. Sonrasına bakarız düşüncesi açıkça belli oldu, ilk bölümde…
Bireysel yetenekleri fazla Fenerbahçe, kilit kuran ev sahibine karşı pozisyon aradı. Ama organize hücum düşüncesi teoride kaldı.
Caner kadroda olmasa, ilk yarıda iyi orta bile olmayacaktı. Zirve mücadelesi yapan Fenerbahçe, Erzurum’da ilk devreyi tek şut atmadan kapattı derken, önce Thiam denedi gol şansını. Sonra Pelkas, Mert Hakan’a servisi yaptı. Kötü oyuna rağmen ilk yarıda gol bulmak önemliydi Fenerbahçe için.
İkinci yarıya gol atarak başlamak, 3 puana sıkı sıkı sarılmak demek. Sinan’ın asistine Pelkas, ustalık ve soğukkanlılığını göstererek yine golünü attı. Fenerbahçe için Pelkas, büyük katkı demek. SONRA Caner ve Sinan’ın golü. İkinci yarının başında Fenerbahçe fırtınası esti Erzurum’da. 3-0’ı yakalayınca kalan bölüm Fenerbahçe için iyi bir antrenman maçına dönüştü.
Bu maçın gösterdiği gerçeklerden biri; Caner, Gustavo, Pelkas ve Ozan, bu takımın olmazsa olmaz oyuncuları…
Zor gözüken maç, kolay bitti Fenerbahçe adına.