Kadın futbolcular yaşadıkları zorlukları, verdikleri mücadeleyi, önyargılara attıkları golleri Sözcü HaftaSonu’na anlattı. Yeşil çimlerin Amazonları tek bir ağızdan diyor ki: Futbolda kadınların zamanı geldi.
Kadınlar her alanda olduğu gibi futbolda da cinsiyet eşitsizliğine meydan okuyor. TFF Kadınlar 3. Ligi’nde mücadele eden Sarıyer Belediyesi Spor Kulübü Kadın Futbol Takımı oyuncuları, ‘Bu mücadeleyi kazanmakta kararlıyız’ diyerek futbolda var olma öykülerini, gururla, SÖZCÜ HaftaSonu’nda Hande Zeyrek’e anlattı.
İşte, rakipleriyle mücadele ettikleri kadar önyargılarla ve baskılarla da mücadele etmek zorunda bırakılan, yine de yılmadan ilerleyen, yaşları 18 ile 22 arasında değişen 6 kadın futbolcu ve anlattıkları…
Takım kaptanı Hamide Yılmaz
“Sokaktan geçerken bana ‘Futbol oynama çarpık olursun’ diyenler çok oluyordu” diyerek söze başlıyor ve şöyle devam ediyor: “Ama ailem bana hep destek oldu. Bu yolda ilerlemeye devam ettik. Kadınlar her şeyi başarabilir. Ülkemizde erkek takımları UEFA’ya gittiği zaman tüm Türkiye bunu duyuyor, tüm kanallar bunu yayınlıyor ama bir kadın takımı gittiğinde bunu hiç kimse bilmiyor. Kadın futbolunun görünürlüğü yok. Liglerimizin ne zaman başlayıp, ne zaman biteceğini bilmiyoruz. Mesela milli takımımızın maçları bu seneye kadar yayınlanmıyordu. Bazı yorumcular kadınlara futbolun yakışmadığını söylüyor. Biz bunlara kulak asmıyoruz. Çoğu erkekten daha iyi futbol oynadığımızı düşünüyorum.”
Melek Yılmaz: Hayallerimin peşinden…
“Futbol oynamaya küçük yaşlarda karar verdi ama çevre baskısı peşini bırakmadı. Çevremde futbol oynamamı istemeyen çok fazla insan oldu. Bunların başında da annem geliyordu” diyen Melek, şöyle devam etti: “Futbol oynayan her kıza takılan bir lakap vardır: ‘Erkek Fatma’… Ben de özellikle ortaokul ve lisede bunu çok fazla yaşadım. Ama onları dinlemedim, pes etmedim. Biz kadınlar tıpkı futbolda olduğu gibi her alanda var olmayı sürdüreceğiz. Futbol erkek oyunu değildir. Pes etmeyeceğim ve hayallerimin peşinden koşacağım. Erkek futboluna değer verildiği kadar kadın futboluna değer verilmiyor. Şu anda milli takımda oynayan bir kadın futbolcu, amatör ligde oynayan bir erkek futbolcu kadar ücret alamıyor.”
İLGİLİ HABER Hande Baladın Sözcü`ye konuştu: `Türk kadını pes etmez!`
Betül Karaca: Kız gibi oynama diyorlardı
Dört senedir Sarıyer Belediyesi Kadın Futbol Kulübü’nde oynuyor. Okul arkadaşlarıyla maç yaptığı sırada keşfedilen Betül, “Mesela maça gittiğimizde sahaya girdiğimizde ‘Bunlar kız mı?’ gibi şeyler söyleniyor. Bu hiç hoş değil ama hiçbir zaman pes etmedik. Bir erkek kötü bir oyun sergilediğinde ‘Kız gibi oynama’ yakıştırması yapılıyor. Buna tepki gösteriyoruz tabii… Kadınların nasıl futbol oynadığını merak ediyorlarsa gelip maçımızı izlesinler” dedi.
Sema Baydur: Defalarca bırakmayı düşündüm
Defalarca futbolu bırakmayı düşündüğünü söyledi. Sema, “Ailem futbola başlarken hiç yanımda olmadı. Bu nedenle zaman zaman bıraktığım oldu. Futbol benim için bir tutku. O nedenle her ne kadar ailem oynamamı istemese de ben bırakmadım. Başörtümün de bana engel olacağını söylediler. Ama kesinlikle başörtüsü futbol oynamaya engel değil. Ailem şimdi maçlarıma ben çağırmadan geliyor. Bazı yorumcular kadınların futbolda olmamasıyla alakalı yorumlarda bulunuyor. Bizim formamız mavi ama bize pembe de çok yakışır” diye anlattı futbol yolculuğunu…
Aysel Çimen: Zorbalığa uğradım
Sarıyer Belediyesi Kadın Futbol Takımı’nın önemli oyuncularından Aysel Zehra Çimen (20) pek çok defa futbolu bırakmayı düşündüğünü gizlemiyor: “Kendimi bir anda futbolun içinde buldum ve öyle büyüdüm. Ortaokulda çok zorbalığa uğradım. Çok dışlanıyordum. Futbol oynamak istediğimde beni aralarına almıyorlardı. Ben de onlara inat daha çok çalıştım. Tek başıma antrenmanlar yaptım. Liseye geldiğimde artık herkes kabullenmişti. Şortumuzun boyuna kadar yorum yapanlar oluyor. Buna bakacaklarına oyunumuza baksınlar.”
“Cinsiyetçi bakış her yerde”
Altı yıldır futbol oynayan Gül Şahin’in (20) öyküsü de ilginç, sözleri ise hayli çarpıcı: “Futbola 2014 yılında başladım. 2016 yılında Sarıyer Belediyesi’ne geldim. Beni futbol oynarken görenler ‘Bir kız nasıl böyle iyi oynar’ gibi yorumlar yapıyordu. Bu bir övgü gibi görünse de aslında cinsiyetçi bir bakış açısı. Bizi överken bile bir kalıba sokuyorlar. Futbol tüm spor branşlarında olduğu gibi cinsiyete dayalı değil. Dili, dini, ırkı, cinsiyeti yok.” Gül, kadın ile erkek liglerinin arasındaki olanak farkına ise şöyle dikkat çekti: “Futbol benim için bir tutku ama erkeklerle hiçbir imkanımız bir değil. Oynadığımız sahaların kalitesi bile aynı değil.”