Erol Bulut, sahada görev verdiği 11’i iyi hazırlamış. Rakip sahada baskı yapan, ilk toplarda yakın oynayan Fenerbahçe, çok adamla daha çok Galatasaray yarı sahasında gözüktü. Gustavo, Ozan ve Sosa ilk yarıda iyi savaştılar. Hatta orta alanda ibre Fenerbahçe’ye döndü, çoğu zaman.
Linnes ve Arda’nın görev yaptığı sol koridor, işlevsel konuma geçemedi. Taylan, sezon başından beri gösterdiği iyi performansa devam ediyor. Emre, biraz top kaybetti.
Derbilerde giriş, gelişme ve sonuç önemlidir. Galatasaray’ın kanat organizasyonlarına Fenerbahçe izin vermeyince Falcao, ilk yarıda etkisiz kaldı.
Derbilerde gelişme genellikle ikinci devrelerde başlar. Çünkü, Galatasaray-Fenerbahçe derbilerinde 2014 yılından bu yana oynanan 12 maçın ilk yarıları berabere bitmişti. Dünyanın önemli derbileri içinde gösterilen bu karşılaşmalarda, biraz hücum zenginliği beklemek, biz futbolseverlerin en doğal hakkı. Duvar pası girişimi, kaleye çok iyi şut düşünceleri, maalesef beklentilerin altında kaldı. Acaba ikinci devre, dakikalar ilerledikçe ‘Biz bu maçı kaybetmeyelim’ düşünceleri, futbolcuların bilinç altına fazla mı yerleşmişti?
Lemos ve Tisserand, sanki 2 yıldır beraber oynamış gibi uyumlu gözüktüler. Hazırlık maçlarının yıldızı Thiam ise yine kayıptı.
Bitime 20 dakika kala Diagne, Babel, Etebo hamlelerini yapan Fatih Terim, biraz daha vites yükseltmek istedi.
Gelelim sonuca: Derbi ziyafeti olmadı. Bu maçtan hatırlayacağım, 11 sarı kartlı bir maçtı… O kadar.