Türkiye A Milli Futbol Takımı’nın Rusya karşısında ikinci yarıdaki oyunu moral verdi. Şenol Güneş’in öğrencileri, ikinci devredeki performansı ile ‘İşte bu’ dedirtti. Direkten dönen iki şut, girilen pozisyonlar ve futbolcuların hırsı, Avrupa Şampiyonası’na yönelik beklentiyi artırdı.
UEFA Uluslar Ligi’ndeki 3. maçında da galibiyet hasretini dindiremeyen Türkiye’nin 1-1’lik Rusya beraberliği farklı yorumlar aldı. Bardağın boş tarafında ilk yarıdaki futbol vardı. Savunma ve orta sahadan çıkışlarda hatalar yapan, topu hücum hattına aktaramayan milliler, pozisyonlar verdi.
İkinci yarıda ise pozitif bir tablo hakimdi. Orta alandaki sertliği artırdığımızda topun hakimiyetini sağlayıp hücuma çıkışlarda başarı sağladık. Rakibi hataya zorlayan milliler, hücum varyasyonlarını artırdı. İki topu direkten dönen, çok net pozisyonlardan yararlanamayan Ay-Yıldızlılar, duran top organizasyonuyla bulduğu 1 golle yetindi. 45 dakikalık resital, Türkiye’nin, uyum sorununu aşarsa Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası elemelerinde önemli başarılar yakalayacağına işaret olarak yorumlandı.
BU LİG SEVMEDİK
Türkiye, UEFA’nın geçen sezon uygulamaya başladığı Uluslar Ligi’ni sevemedi. Turnuvanın ilk sezonunda 4 maçta 1 galibiyetle küme düşen ancak format değişince B Ligi’ndeki yerini koruyan milliler, bu sezon da oynadığı 3 maçta 2 beraberlik ve 1 yenilgi yaşadı.
ARTILARIMIZ
Duran top uygulamalarımız birinci sınıf. Hakan Çalhanoğlu’nun becerisiyle önemli bir silahımız var. Savunmada kimin oynadığı fark etmiyor. Merih, Çağlar, Ozan ve Kaan birbirinin boşluğunu dolduruyor. Fizik ve güç olarak üst seviyedeyiz. Üç resmi maçta da ikili mücadeleleri daha fazla kazanan taraftık. Geniş kadromuz turnuva öncesi umut veriyor. Hemen her bölgede, alternatifli bir oyuncu grubuna sahibiz