17 yaşında ölen milli sporcunun hayatının karşılığı: 16 taksitle ödenecek 18 bin 200’er lira

Erzurum’daki Konaklı Kayak Merkezi’nde antrenman yaparken pist kenarındaki tahta kar perdelere çarparak, hayatını kaybeden milli kayakçı Aslı Nemutlu’nun (17) ölümüyle ilgili sonuçlanan dava dosyası Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi’nde incelendi. Aralarında eski Gençlik ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar, eski İl Sağlık Müdürü Serhat Vançelik’in de bulunduğu 9 kişi hakkındaki beraat ile Kayak İl Temsilcisi Nevzat Bayraktar’a verilen mahkumiye kararı onandı. Yargıtay, eski Türkiye Kayak Federasyonu (TKF) Başkanı Özer Ayık ile eski TKF Genel Sekreteri Ahmet Muhtar Kurt’a verilen ve paraya çevrilen hapis cezalarını ise bozdu. 12’nci Ceza Dairesi, iki sanığa ise beraat kararı verilmesini talep etti.

Konaklı Kayak Merkezi’ndeki Alp Disiplini yarışlarına katılmak için Erzurum’a gelen Aslı Nemutlu, 12 Ocak 2012 tarihinde antrenman yaparken pist kenarındaki tahta kar perdelere çarparak, hayatını kaybetti. Nemutlu’nun ölümü ile ilgili aralarında eski TKF Başkanı Özer Ayık, eski Gençlik ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar, eski İl Sağlık Müdürü Serhat Vançelik’in de bulunduğu 16 görevli hakkında 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Sanıklar hakkında ‘Taksirle ölüme neden olmak’ ve ‘Görevi kötüye kullanmak’ suçlarından 6 aydan 6 yıla kadar değişen hapis cezaları istendi.

Pistte 3 kez yapılması kararlaştırılan keşfin bir türlü gerçekleştirilemediği dava, 26 Kasım 2015 günü karara bağlandı. Mahkeme, eski TKF Başkanı Özer Ayık ile federasyon gözlemcisi olan Kayak İl Temsilcisi Nevzat Bayraktar’a ‘Taksirle bir insanın ölümüne neden olma’ suçundan 3’er yıl hapis cezası verdi. Sanıklar hakkında iyi hal indirimi uygulayan mahkeme, cezayı 2,5’ar yıla düşürdü. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmeyen sanıkların cezası, 16 ay eşit taksitle ödenecek şekilde 18 bin 200’er lira adli para cezasına çevrildi.

Foto: Türkiye Kayak Federasyonu (TKF) eski Başkanı Özer Ayık / DHA

Mahkeme, antrenörler Recep Süleyman Dilik ve Fidan Kırbaç Özbakır ile Konaklı Kayak Merkezi pistlerinden sorumlu Ahmet Demir ve mekanik işlerinden sorumlu Ebubekir Urhan’ı 2’şer yıl hapis cezasına mahkum etti. 4 sanığın cezaları da iyi hal indirimiyle 1’er yıl 8’er aya düşürülüp, 5 yıl süreyle ertelendi. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmeyen eski TKF Genel Sekreteri Ahmet Muhtar Kurt’a verilen 1 yıl 8 aylık hapis cezası ise 12 bin 100 lira para cezasına çevrildi. Mahkeme para cezasının 10 eşit taksitte ödenmesine karar verdi. 

Mahkeme, ayrıca Recep Süleyman Dilik ile Fidan Kırbaç Özbakır’ın hükmün kesinleşmesinden itibaren olmak üzere 1 yıl süreyle antrenörlükten men edilmesine, diğer 5 sanığın da 1 yıl süreyle kayak sporuna ilişkin resmi bir görev almamasına karar verdi. Aralarında eski Gençlik ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar, eski İl Sağlık Müdürü Serhat Vançelik’in de bulunduğu 9 kamu görevlisi ise beraat ettirildi.

30 DAKİKA AMBULANS BEKLENDİ

Sanık avukatları ve Nemutlu ailesinin avukatının itirazları üzerine dosya Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi’nde incelendi. 12’nci Ceza Dairesi, Nemutlu ailesinin avukatlarının 9 sanığın görevlerini ihmal ettikleri ve cezalandırılmaları gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarını reddederek, mahkemenin verdiği beraat kararlarını oy birliği ile onadı. Yargıtay kararında, kaza yerinde sağlık ekibi ve ambulansın bulunmaması, olaydan 30 dakika sonra ambulansın gelmesi, yaralanan sporcunun kar motoru ile sedyesiz, antrenör kucağında 400-500 metre taşınması nedenleri ile sanıklar hakkında dava açıldığı anlatıldı. Erzurum Valiliği’nce 2011 yılından itibaren İl Kriz Merkezi adı altında ‘Kayak Merkezlerinde Alınacak Genel Tedbirler’ şeklindeki genel emirlerin her yıl bütün kamu ve özel kuruluşlara gönderildiğine işaret edilen kararda, “Valilik İl Kriz Merkezi, 9 Ocak 2012 tarihli yazı ile Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nden yarışmanın yapılacağı 13-15 Ocak 2012 ve 16-18 Ocak 2012 tarihleri için ambulans, sağlık ekibi ve güvenlik tedbiri alınması talimatını verdiği, ancak söz konusu olayın yarışma tarihinden bir gün önce olduğu, yaralı ya da acil müdahalede sorumluluğun Konaklı Kayak Merkezi’nde kayak sezonu süresince sağlık ekibi bulundurma zorunluluğu bulunan kişi ve kuruluşa ait olacağı hususunda bir tereddüt bulunmamakta” denildi.

1 SAAT KALP MASAJI YAPILMIŞ

Kaza sonrası hastaneye götürülen genç kızın, yaşatılması için 1 saat boyunca kalp masajı yapıldığına değinilen kararda, “Otopsi raporunda ‘genel beden travmasına bağlı subaraknoid kanama, boyun kemik kırığı, kaburga kemiklerinin kırığına bağlı akciğer yaralanması, bileteral hemitoraks, toraks kemiği kırığı, retroperitonel kanama’ sonucu kişinin öldüğünün tespit edilmesi karşısında, olay yerinde ambulans ve doktor bulunup, zamanında müdahale edilmesi halinde dahi sonucun değişmeyeceği, illiyet bağının kesilmiş olması nazara alındığında, verilen mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yapılan yargılama sonunda, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçeleri gösterilerek, mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanıkların görevlerini ihmal ettikleri ve cezalandırılmaları gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak oy birliği ile onanmasına karar verilmiştir” ifadeleri yer aldı. 

İL TEMSİLCİSİNİN CEZASI ONANDI

Sanıklardan Kayak İl Temsilcisi Nevzat Bayraktar’a verilen cezayı yerinde bularak, oy birliğiyle onayan Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi, sanığın icra ettiği mesleğin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmaması nedeniyle 1 yıl süre ile kayak sporuna ilişkin resmi bir görev almaktan yasaklanması kararını ise kaldırdı.

TKF BAŞKANI VE GENEL SEKRETERE BERAAT VERİLSİN

Eski TKF Başkanı Özer Ayık ile eski TKF Genel Sekreteri Ahmet Muhtar Kurt’a verilen ceza ise bozuldu.Başkan Ahmet Er’in muhalefet şerhi koyduğu, 4 üyenin oy çokluğu ile aldığı bozma kararında şöyle denildi:

“Yarışmanın yapılacağı Erkekler Süper-G Pisti’nin yarışmadan bir gün önce müsait olmaması nedeni ile antrenmanın yapıldığı bayanlar pistindeki sağlık ve güvenlik tedbirleri konusunda federasyonun, gerek pistin işletmesini üstlenen Anadolu Kayak İşletmeleri ve Turizm Limited Şirketi Müdürü olan sanık Ebubekir Urhan ve İl Temsilcisi olan sanık Nevzat Bayraktar tarafından yazılı ve sözlü bilgilendirilmemesi karşısında, meydana gelen neticede sanıklara kusur atfedilemeyeceği gözetilmeden, sanıkların beraatı yerine yazılı şekilde mahkûmiyetlerine karar verilmesi, dosya içeriğine göre federasyon başkanı ve genel sekreteri olan sanıkların icra ettiği mesleklerin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmadığı nazara alınmadan çalışma hürriyetini kısıtlayacak şekilde soyut ifadelerle 1 yıl süre ile kayak sporuna ilişkin resmi bir görev almaktan yasaklanmalarına karar verilmesi, kanuna aykırı olup, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bozulmasına oy çokluğu ile karar verildi.”

MUHALEFET ŞERHİ KOYMA GEREKÇESİ

Beraat kararı verilmesine itiraz eden 12’nci Ceza Dairesi Başkanı Ahmet Er de karşı oy görüşünü şu şekilde açıkladı:

“Yarışmanın yapılacağı Erkekler Süper- G Pisti’nin olay günü kapatıldığı, yarışmanın bir parçası olan ve yapılması muhakkak olan antrenmanlar için yarışmadan bir gün önce uluslararası standartlara ve Uluslararası FIS kurallarına uygun pistin hazır edilmediği, yarışmacıların yönlendirildikleri Bayanlar Süper- G pistinin yeterli kar olmaması nedeni ile genişliğinin uluslararası standartların altında olduğu ve kar seviyesi düşüklüğü nedeniyle enine 25 metrelik kısmı kullanımda olan pistin kullanıma açılmaması gerekirken, kullanıma açılıp, pistin bitiş çizgisine yakın mesafede kar perdelerinin konumlandırılması ve yarışmacıların kar perdelerine ulaşmasını engelleyecek hiçbir önleyici tedbirin alınmaması ve pistin bu şekilde açılmasına, federasyon başkanı sanık Özer Ayık tarafından onay verilmesi nedenleri ile yarışmaları organize eden ve pistin iktisadi işleteni olan, güvenlik malzemelerini ve mekanik tesisleri tedarik etmek, denetlemek ve kontrol etmek ile görevli bulunan federasyon başkanı, genel sekreteri ve il temsilcisi olan sanıklara kusur izafe edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından; olayın meydana gelmesine kusurları ile sebebiyet veren sanıkların mahkûmiyetine ilişkin mahkemenin kabul ve takdiri yerinde görülmüş olduğundan, sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım.”

Bozma kararı sonrası 4’ncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde 8 Ekim’de yeniden görülecek davada, sanıklar Özer Ayık ve Ahmet Muhtar Kurt ile Nemutlu ailesine Yargıtay kararına ilişkin görüşleri sorulacak.

Foto: Aslı Nemutlu’nun babası Metin Nemutlu | DHA

‘KARAR DÜZELTİLİR UMUDUYLA BEKLEDİK’

Yargıtay’ın bozma kararını değerlendiren baba Metin Nemutlu, 3 sene süren davada yerel mahkemenin kararının Yargıtay tarafından düzeltilmesini beklediklerini söyleyerek, ”Bu beklediğimiz bir karar değildi ama sonuçta yargıya bir şekilde inanmak durumundaydık. Yargıtay sürecinde, taleplerimizle düzeltiriz umuduyla beklemeye geçtik. Yargıtay’da süreçler beklediğimizden çok daha uzun sürdü. Karardaki bazı yanlışlıklar, maddi hatalar düzeltilsin diye 2 kere Erzurum’daki mahkemeye geri gönderildi. 5 sene sonra, birkaç ay önce 12’nci Ceza Dairesi’nde alınan kararla ailece irkildik. Sayın daire başkanının muhalefet şerhi koymasına rağmen maalesef mahkemenin sayısal çoğunluğuna takılarak oy çokluğuyla aleyhimizde Yargıtay’da mahkemenin aldığı karar bozuldu. Tekrardan Erzurum’a ekim, kasım ayında başlayacak sürece dosyamız geri gönderildi. Önümüzde nasıl bir süreç var bilmiyoruz. Ama her halde birkaç celsede artık mahkeme tekrardan alınmış olan kendi kararını ve Yargıtay kararlarını gözden geçirecek. Çok üzüntülüyüz. Sonuçta bir milli kayakçı yetiştirdik aile olarak. Devletten de adaletten de fazla bir beklentimiz yok. Sadece kararlar doğru çıksın.”

‘NEREDEYSE BİZ AİLECEK SUÇLUYUZ’

Herkesin alınan kararların yanlış olduğunu bildiğini iddia eden Baba Nemutlu, “Herkes esasında alınan kararların yanlış olduğunu ve bazı birimlerin korunduğunu bilmesine rağmen aile olarak biz mağdur edildik. Neredeyse biz ailece suçluyuz, cezayı çekecek, parayı ödeyecek duruma getirildik. Hiçbir zaman adaletten, alınacak kararlarla ilgili ailece aklımızda soru işaretleri olmadı. İnşallah yanlışlık ve hatalar düzeltilir. Bizim ve kızımız lehine kararlar yeniden olumlu şekilde çıkar ümidiyle beklemeye geçiriyoruz” diye konuştu.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir