LİG BAŞLARKEN | Süper Lig 2020-21 takım incelemesi #5 GENÇLERBİRLİĞİ

Sözcü SKOR olarak Süper Lig arifesinde takımlarımıza mercek tutuyoruz. Yazı dizimiz Gençlerbirliği ile devam ediyor. Süper Lig’in unutulmaz golcülerinden Mert Nobre’nin ilk teknik direktörlük deneyimini yaşayacağı Gençlerbirliği’nde Nobre’nin esinlenmeleri, gözlerin çevrileceği gençler, takımın deneyimli isimleri ve istikrar ihtiyacı Alkaralar’ın bu sezonki senaryosunu şekillendirecek. Metin AKTAŞOĞLU’nun analizi.

İddialı olmak Mert Nobre’nin sevdiği bir durum. Yeni meydan okumalara, yeni mücadelelere yönelik açlığı, futbolculuk kariyerinin son döneminde onu TFF 1. Lig’de ve TFF 2. Lig’de izlememize neden oldu.

2016-2017’de Büyükşehir Belediye Erzurumspor formasıyla 24 maçta 12 gol atmıştı. Takımı play-off’la 1. Lig’e çıkmış, 2017-2018’de ise ligde çıktığı son 8 maçta 9 gol atmış, Dadaşlar’ı bu kez Süper Lig için play-off’a taşımış, play-off’ta da 2 gol ve 1 asistle Erzurum’un Süper Lig’e yükselişinde büyük pay sahibi olmuştu.

Nobre, kariyerinin son sezonunda ise Gençlerbirliği ile yine TFF 1. Lig’de mücadele etmiş ve 25 maçta 6 gol ve 2 asiste imza atarak Alkaralar’ın 1. Lig’de yalnızca bir sezon geçirmesinde ve 2. olarak yeniden Süper Lig’e yükselmesine katkıda bulunmuştu. Mert Nobre şimdi de teknik direktörlük kariyerinin ilk sınavına Başkent’te Gençlerbirliği çatısı altında çıkıyor. Yeni sezon için gün saydığımız Süper Lig’de çok çok zorlu geçecek mücadelede Gençlerbirliği’nin kaderini Mert Nobre ve öğrencileri belirleyecek.

Daum, Denizli, Luxemburgo üçgeni…

Kariyeri boyunca iyi teknik direktörlerle, efsanelerle çalışan Mert Nobre; Christoph Daum, Mustafa Denizli ve Brezilya Serie A tarihinin en başarılı teknik direktörü olarak kabul edilen Vanderlei Luxemburgo’yu farklı bir yere koyuyor.

Christoph Daum, hem Beşiktaş’la hem Fenerbahçe’yle; Mustafa Denizli, Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’la; Vanderlei Luxemburgo ise dört farklı takımla (Palmeiras 1993, 1994; Corinthians 1998; Cruzeiro 2003; Santos 2004) beş Brezilya Serie A şampiyonluğu elde etmişti.

Hatırlanacağı üzere Nobre de hem Fenerbahçe hem de Beşiktaş formalarıyla Süper Lig’de şampiyonluk tatmıştı. Cruzeiro’nun 2003’te şampiyonluk yaşayan unutulmaz kadrosunda Nobre de yer alıyordu. Nobre, Daum’un Fenerbahçe’si ve Denizli’nin Beşiktaş’ında da kadrodaydı.

Ortaya çıkan bu tablo ve bu öykünmeler tesadüf değil. Nobre’nin tarz olarak adaptasyona açık bir teknik direktör olacağı aşikar. Zira Mert Nobre oyunculuğunda da bunu göstermişti. Onun için ilk soru işareti, Daum, Denizli ve Luxemburgo üçlüsünden hangisinin sistemine öyküneceği. Kişisel tahminim Luxemburgo’nun ağır basacağı yönünde. Çünkü modern teknik direktörlere de ilham veren bir stili vardı Luxemburgo’nun. Topa sahip olan, çabuk, presi seven, hücum odaklı ve disiplinli bir teknik direktör olan Brezilyalı genç oyunculara da önem vermesiyle tanınırdı. Gençler’in de “gençlere” ihtiyacı var!

Gençlerbirliği ‘Gençliğin isyanı’ mottosuyla paylaştığı forma tanıtımında altyapıdan yetişen oyuncularına yer verdi. Soldan sağa: Halil İbrahim Pehlivan, Arda Kızıldağ, Soner Dikmen

Gençliğin isyanı!

Bu kelime oyununun altını doldurmak gerekirse karşımıza ilk olarak forma tanıtımında geçen slogan çıkıyor: Gençliğin İsyanı! Bu sloganla birlikte forma tanıtımında altyapıdan yetişen yıldız adayları Halil İbrahim Pehlivan, Arda Kızıldağ ve Soner Dikmen yer aldı. İkinci olarak karşımıza çıkan da Nobre’nin de bahsettiği birkaç isim. İlker Karakaş (11 Ocak 1999 santrfor), Berat Özdemir (23 Mayıs 1998 merkez orta saha), Arda Kızıldağ (15 Ekim 1998 stoper), Baran Başyiğit (17 Şubat 2003 santrfor) ve Gökhan Altıparmak (20 Nisan 2001 santrfor), Mert Nobre’nin ismini zikrettiği genç oyuncular: “Bizim genç oyuncularımız çok kaliteli. İki forvetimiz Baran ve Gökhan, Arda, şu an milli takımda olan Berat ve İlker… Genç oyuncularımızın hepsinin kalitesi iyi. Bu karışım çok önemli. Tecrübeliler ve genç oyuncuları birleştiriyoruz. En kısa zamanda 4-5 genç oyuncuyu ilk 11’e yerleştirmek istiyoruz.

Gençlerbirliği için ve aslında bu sezon Süper Lig’de bütün takımlar için kadro genişliği çok önemli bir belirleyici olacak ve uzun sezonda Başkent ekibi mümkün olduğu kadar gençlere fırsat vermeyi hedefliyor. Anlaşılan Gençler’de kuru bir forma tanıtımı sloganından fazlasını göreceğiz. Başkan Murat Cavcav da Mert Nobre’yi destekler şekilde “Altyapısından yetişen oyuncuları bütün dünyaya satan bir Gençlerbirliği var. Bu sene de altyapıya çok önem vereceğiz. 7-8 tane altyapı oyuncumuzu kadromuza aldık. Mukavelesi biten oyuncularla yollarımızı ayırdık. Şu ana kadar yaptığımız 4-5 transfer var. Hocamızla da sürekli görüşüyoruz. Gençlerbirliği olarak yabancı oyuncu sayısında 11’i geçmeyi düşünmüyoruz. Yabancı oyuncuları çok aldığımız zaman yerli ve altyapılı oyuncular yedek kalmak zorunda kalıyor. Bu oyunculara şans vermek için 11 yabancıyı geçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

ANAHTAR

Gençlerbirliği’nde altyapıya duyulan beklentinin yanı sıra takıma yeni katılan tecrübeli stoper Diego Angelo, bir diğer yeni transfer olan Polonyalı orta saha oyuncusu Dominik Furman, tecrübeli golcü Bogdan Stancu ve 21 yaşındaki hücum oyuncusu, yıldız adayı Rahmetullah Berişbek isimleri öne çıkıyor.

Diego Angelo’nun ne kadar konsantre olabileceği, Polonya 1. Ligi Ekstraklasa’da geçen sezon 36 maçta 7 gol ve 6 asist yapan Furman’ın ne kadar ağırlığını koyabileceği, Stancu’nun gollerine devam edip edemeyeceği ve 29 Ağustos’ta ameliyat olduktan sonra eylül ayının sonuna doğru takımla çalışmalara başlayabilecek olan Rahmetullah’ın nasıl döneceği Gençlerbirliği için belirleyici olabilir.

Ancak tüm bunlarla birlikte Gençlerbirliği’nin geçen sezon imza attığı bir istatistik de ilginç bir görüntü ortaya koyuyor. Ligde 2019-2020 sezonunda Başakşehir, Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor’u çıkardığımızda oluşan tabloda Gençlerbirliği 33 puanla 6. sırada yer alıyordu. Alkaralar, ligi 36 puanla 12. sırada tamamlamıştı. Beş takımla oynanan 10 maçta yalnızca 3 puan alabilen Gençlerbirliği hem bu sebeple ateş hattına yakındı hem de diğer rakiplerine karşı nispeten iyi bir performans sergilediği için de ateş hattından kurtulmayı başardı.

TEKNİK DİREKTÖR

Bu başlığı her ne kadar girizgahta dile getirdiysek de burada yeniden “teknik direktör” meselesine eğilmemiz lazım. 31 Ağustos 2017’de Ümit Özat’ın görevine son veren Gençlerbirliği, sırasıyla Mesut Bakkal (76 gün), Ümit Özat (177 gün), Erkan Sözeri (244 gün), İbrahim Üzülmez (85 gün), Mustafa Kaplan (121 gün) ve Hamza Hamzaoğlu’na (276 gün) görev verdi. Bu süreçte gelen isimler ya başladıkları sezonu bitiremedi ya da bitirdikleri sezonun ardından yeni sezonu göremedi.

Mert Nobre, teknik direktörlük kariyerinin ilk sınavını Gençlerbirliği’nde verecek.

Elbette sadece Gençlerbirliği’ne özel bir durum değil bu. Süper Lig’in teknik direktörler için bir “sandalye kapmaca” oyununa dönmesinin de etkisi yadsınamaz. Akhisarspor ve Hatayspor’da Mehmet Altıparmak’ın yardımcılığını yapan Mert Nobre, Süper Lig’i ve Türkiye’deki futbol atmosferini iyi biliyor ve olası bir kötü gidişte sandalyeden kalkmak zorunda kalacağının da farkındadır muhtemelen.

Lakin biz yine iyimser olup Mert Nobre’ye kulak verelim: “Fikstür kolay değil, her fikstür zor ama bizim takımımız iyi. Eksiklerimiz var pozisyonlarda ama ben mutluyum takımın gidişatından. Fikstürde Beşiktaş’la maçımız var, Konyaspor ve Antalyaspor’la maçlarımız var. Bence biz hepsi ile kafa kafaya oynayabilecek güçteyiz. Hiçbir farkımız yok.”

Rahmetullah Berişbek de kulübün YouTube kanalına yaptığı açıklamasında Mert Nobre’ye güvendiklerini ifade ediyor ve genç teknik direktörün genç oyunculara verdiği önemden söz ediyor: “Mert Nobre hocamız futbolcuyken bana çok yardımcı oluyordu. Profesyonelce yaşamam için sürekli tavsiyelerde bulunuyordu. Mert Nobre bizim için büyük şans. Hele ki Hacettepe’den de yedi kardeşimiz aramıza katılmışken… Bu sene diğer sezonlardan farklı bir Rahmetullah olacak. Ben de artık bir patlama yapmak istiyorum. İnşallah bu sezon benim için daha iyi olacak.”

2015-2016: 10.

2016-2017: 8.

2017-2018: 17.

2018-2019: 2. (TFF 1. Lig)

2019-2020: 12.

Son beş sezonda böyle bir tablo çizen Gençlerbirliği, 9 galibiyet, 9 beraberlik ve 16 mağlubiyet aldı. 39 gol attı, 56 gol yedi. Ligde en az gol atan 5. takım olan Gençlerbirliği, 16. Yeni Malatyaspor (44 gol) ve 17. Kayserispor’dan (40 gol) daha az gol attı.

Bogdan Stancu’dan 14, Giovanni Sio’dan 11 gol katkısı alan Gençler’de bu ikili haricinde 3 golü geçen isim olmadı. Üç gol atan isimlerden Daniel Candeias, 7 asistle takımda zirvede yer alırken Stancu aynı zamanda 6 asistle toplamda 39 golün 20’sine direkt etki etmiş oldu. Alkaralar, Stancu’nun üzerindeki yükü daha etkili dağıtabilirse tablonun üst yarısında kendisine yer bulabilir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir